İçindekiler
Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB)
Obsesif kompulsif bozukluk yani OKB, toplumun yüzde 2 yada yüzde 3 lük kısmını etkileyen bir rahatsızlıktır. Bu oran Türkiye’de 1,5 milyondan fazla kişinin bu rahatsızlık ile mücadele ettiğini göstermektedir. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki erkekler ve kadınlar arasında OKB görülme oranı neredeyse birbirine çok yakındır. Her yüz OKB’liden kişinin yirmi tanesi takıntılı davranışların yanı sıra takıntılı bir şekilde düşünmekten kendilerini alamazlar.
Obsesif kompulsif bozukluk nedir?
Obsesif Kompulsif Bozukluk; insanlarda obsesyon diye de adlandırılan, sürekli olarak aynı şeyi düşünme hali ve bu tekrar eden düşüncelerin kişinin kendisini rahatsız etmesinden dolayı kendisini rahatlatabilecek davranışlar ritüeli ya da kompulsiyon adı verilen yineleyici davranışların karakterize olması halidir.
Kişinin istem dışı kafasında dönen düşüncelere engel olamaması durumu obsesyon, sürekli aynı düşüncelerin dönmesini engelleyememesi durumuna da kompulsiyon adı verilir.
Obsesif kompulsif bozukluğu olan kişiler nasıl belli olur?
Bu kişiler halk arasında takıntılı, sürekli endişe halinde olan, titiz ve temizlik hastası olarak ifade edilir. Obsesif kompulsif bozukluk ile insan psikolojisi direkt etkilenebilir ve ciddi bir psikoloji tedavisi gerektirir. Uzmanlardan destek almak ihmal edilmemelidir.
Bu ruhsal bozukluğa bilimsel olarak bakacak olursak iki farklı şekilde ele almak gerekir. “Obsesif yani Obsesyon nedir?” bir de “Kompulsif nedir?” diye ayrı ayrı incelmek gerekir.
Obsesif (obsesyon) Nedir?
Herkesin beyni ara sıra istenmeyen düşünceler getirebilir. Trafikte sakin sakin giderken öndeki arabaya çarpma düşüncesi gelebilir ya da iş yerinde çalışırken bir anda arkadaşına saldırma gibi olumsuz düşüncelere kapılabiliriz. Bu herkesin başına gelebilecek olumsuz düşüncelerdendir. Birçok insan bu tarz düşünceleri ciddiye almaz ve günlük hayatına olması gerektiği gibi devam eder.
Ancak obsesif kişiler bu olumsuz düşüncelerde takılı kalır. Sürekli tehlike altında olduğunu düşünür. Bu takıntılı düşüncelerin gerçeğe dönüşeceği korkusunu yaşarlar. İşte, “obsesyon nedir?” sorusunun cevabı, bilinen adıyla takıntıdır. Kişinin aklından uzak tutamadığı, iradesi ve kontrolü dışında meydana gelen rahatsızlık veren düşüncelerdir.
Toplumda en fazla karşılaşılan obsesif takıntılı düşünce her yerden mikrop bulaşacağı düşüncesidir. Dokunduğu her yerde mikrop olduğunu düşünmek obsesif (obsesyon) yani takıntılı düşüncedir.
Bu mikropları düşünmek ve tehlikeyi ortadan kaldırmak için sürekli temizlik yapmak ise obsesif kompulsif bozukluk olarak kabul edilir.
Kompulsif (kompülsiyon) Nedir?
Hiç gerek yokken yapmaktan kendimizi alıkoyamadığımız davranışlar vardır. Yapmayı istemediğimiz, yapmak zorunda olduğumuzu düşündüğümüz bütün bu davranışlara kompülsiyon denir. Temiz olduğu halde sürekli ellerin yıkanması, lüzumsuz olan eşyaları toplamak, bir kere çalmak yerine üç kez arka arkaya kapıyı çalmak, yolda yürürken aynı hizada olan kaldırım taşlarına basarak yürümek gibi daha birçok örnek verilebilir. Kompulsiyon tekrar eden rahatsız edici tüm düşünceleri kapsar.
Hiç bir amacı, anlamı olmayan bu davranışlar size çok zaman kaybettiriyorsa, günlük yaşamınızı ve ikili ilişkileri olumsuz yönde etkiliyorsa mutlaka psikolojik destek almalısınız demektir. Tekrar eden olumsuz düşüncelerden kurtulmanın temel yolu ise düşünceden kaçmakta değil, düşüncenizi kabul etmekte saklıdır. Çünkü siz düşüncenizden kaçmayı doğru bulsanız da bu kaçış çözüm olmayacaktır. Kaçtıkça düşünceniz sizi ve zihninizi ele geçirecektir. Bu anlamda önerimiz; olumsuz düşüncelerinizi görmezden gelerek ya da kabul ederek hayatınızı kendi kendinize zor bir hale getirmemeniz. Sağlıkla kalın.